Sabah Interview in Turkish
Sabah Interview in Turkish
I've received some e-mails telling me that the Sabah interview link no longer works and people are unable to access it. I've e-mailed the journalist who did the interview to see what the deal is, but here is the text from the interview in Turkce:
Amerikalı Nathan Redd´in Fenerbahçe aşkı
İzlediği bir Galatasaray - Fenerbahçe maçı sonrası Fenerbahçe taraftarı olan Amerikalı Nathan Redd‚ Fenerbahçe´ye olan aşkı ile herkesi şaşırtıyor. Fenerbahçe aşkına Türkçe öğrenen ve eşiyle birlikte Türk olmaya da hazır olan Redd‚ futbolun popüler olmadığı ülkede ise Amerikalıların "çok şey kaçırdığını" düşünüyor.
Amerika´nın Kentucky eyaletinde yaşayan ve Louisville Üniversitesi´nde "spor yönetimi" alanında yüksek lisans yapan Nathan Redd‚ 2006 yılından bu yana da düzenli olarak "Fenerbahçe Worldwide" (Dünya Çapında Fenerbahçe) isimli bir internet günlüğü tutuyor.
"Bir gün herkes Fenerbahçeli olacak" diyerek‚ futbolu pek sevmeyen Amerikalıları bile şaşırtan Kentucky´li Nathan Redd ile New York´ta cihan´ın sorularını cevapladı. 2005 yılında Galatasaray-Fenerbahçe maçıyla ilk defa Türk futbolu ile tanışan Kentucky´li Nathan Redd´in‚ Fener sevgisi İstanbul´a gitmesiyle daha da perçinleşmiş. "Eşim çocukken İzmir´de bir kaç yıl yaşamış ve Türkiye´yi çok seviyor" diyen Redd‚ 2002 yılında Louisville´de bir Fenerbahçeli Türk´le tanışmasının hayatına ayrı bir renk kattığını söylüyor.
Galatasaray - Fenerbahçe maçını ilk defa Türk arkadaşının evinde seyrettiğini dile getiren Redd‚ Fenerbahçe sevgisinin de bu derbiden sonra başladığını kaydediyor. İstanbul´a 2005 yılında giderek Fenerbahçe´yi daha yakından tanıma imknına ulaştığını aktaran Redd‚ "Türkiye´ye ve Fenerbahçe´ye şık oldum. Amerika´ya döndüğümde internetten Fenerbahçe´yi takip etmeyi sürdürdüm ve kulübe olan bağlılığım her geçen gün daha da arttı." diye konuşuyor.
Fenerbahçe aşkının kendisine Türkçe öğrettiğini iddia eden Redd şöyle devam ediyor;
"İlk zamanlar internetten Fenerbahçe´yi takip etmem çok zordu. Bir süre sonra Türkçe öğrenmeye başladım. Artık internet üzerinden hem gazetelerde yazılanları okuyabiliyor hem de kulübün resmi sitesinden olup bitenleri takip ediyorum."
Fenerbahçe sevgisinin günlük hayatında bir takım yenilikler getirdiğini de anlatan Redd‚ "Türkiye ile saat farkından dolayı günlük takvimimi maç saatlerine göre ayarladım. Maç izlediğim sıralarda yan odada bulunan eşim sevinç çığlıklarıma ve tezahüratlarıma gülüyor." diye konuşuyor.
FENERBAHÇELİ OLUNCA BEYZBOLU BIRAKTIM
Amerikalı her çocuk gibi geçmişte beysbol ve basketbol oynadığını belirten Amerikalı Fenerbahçeli‚ bir yıl öncesine kadar hiç futbol oynamamış. Kısa sürede kendisinde oluşan Fenerbahçe sevgisini anlatmakta güçlük çeken Redd‚ bu durumu Amerikalı dostlarının da garipsediğini itiraf ediyor. Redd‚ "Herkesin ilk sorusu bana‚ ´neden´ diye oluyor. Buna cevap verdikten sonra da ´niye bir Türk takımı´ şeklinde sorular devam ediyor" diyerek‚ çocukluk yıllarında futboldan nefret ettiğini vurguluyor.
Amerikalıların genelde futboldan hoşlanmadığına dikkat çeken Redd‚ "Eğer‚ seven olursa da genelde İngiliz ligi takımlarını seyredip destekler" şeklinde konuşuyor. Dünyayı dolaşmaya başladıkça Amerikalıların dışında hemen herkesin futbolu sevdiğini gördüğünü aktaran Redd‚ "Öyleyse biz bir şeyi kaçırıyoruz diye düşünmeye başladım. Sonra futbol izleyip öğrendikçe haklı olduğumu anladım" diyor.
Fenerbahçe dışında başka bir takım tutmadığını ileri süren Redd konuşmasına şöyle devam ediyor;
"Bütün kalbimle dünyanın bir gün Fenerbahçe´yi‚ Liverpool‚ Chelsea‚ Barcelona‚ Real Madrid‚ ya da AC Milan´ı konuştuğu gibi konuşacağına inanıyorum. Fenerbahçe diğer takımların sahip olmadığı bir şeye sahip: Dünyanın en muhteşem taraftarına. Ben ne zaman bu söylediklerimi Amerikalı dostlarımla paylaşsam onlar benim delirdiğimi düşünüyor." Temmuz 2006 yılından bu yana www.fenerbahceworldwide.blogspot.com isimli siteyi yazan Nathan Redd‚ Fenerbahçe´yi takip etmeye başlayınca‚ kulüp hakkında yeterince İngilizce bilgisi olmadığını fark etmiş. Fenerbahçe maçlarını izleyip sitesinde maç değerlendirmeleri yazmakla kalmayan genç Fenerbahçeli bu arada da Türkçe öğrenmeye karar vermiş. Fenerbahçeli Nathan‚ "Türkçem hala mükemmel değil ama okuduğumu anlıyorum. Önceleri sadece Fenerbahçe ile ilgili haberleri çeviriyordum. Ancak artık‚ kendim de yazıyorum. Japonya‚ Brezilya‚ Almanya´dan‚ Türkçe bilmedikleri halde Fenerbahçe taraftarı olanlardan da olumlu tepkiler alıyorum. Özellikle bunlar beni çok mutlu ediyor‚ çünkü siteyi yapma amacım buydu." ifadelerini kullanıyor. ´
RÜŞTÜ BENİ HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRATTI´
Fenerbahçe maçlarını internet üzerinden seyreden Kentucky´li‚ Fenerbahçe´nin eski kalecisi Rüştü´nün Beşiktaş´a transferiyle hayal kırıklığına uğramış. Rüştü´ye başarılar dileyen Nathan Redd‚ yeni transfer Roberto Carlos´un transferini ise şu şekilde değerlendiriyor:
"Bütün taraftarlar gibi ben de Roberto Carlos´u Kadıköy´de görmekten dolayı heyecanlıyım. Beni en çok mutlu eden ise‚ Fenerbahçe´nin bu imzayla ulaştığı popülerlik oldu. Geçen hafta Londra´dan yayın yapan Sky News kanalından Carlos´un Atatürk Havaalanına gelişini seyrediyordum. Birkaç dakika sonra Amman´da yaşayan bir arkadaşım arayarak El Cezire´de Roberto Carlos´un gelişini izlediğini haber verdi. Bu imzanın‚ Fenerbahçe´nin Avrupa futbolunun yeni gücü olmaya başladığının dünyaca fark edilmesine sebep olduğunu düşünüyorum. Defansta geçen yıl aksaklıklar yaşıyorduk. Carlos savunmayı güçlendirecek. Aynı zamanda tecrübeli ve karakterli bir oyuncu. Fenerlilerin kalbinde taht kuracağına şüphem yok."
EŞİMLE‚ TÜRK OLMAYA ÇOK HAZIRIZ
Ezeli Fenerbahçe - Galatasaray rekabeti için dünyanın en muhteşem rekabeti olduğunu belirten Fenerbahçeli Nathan‚ Avrupa maçlarının hepsinde Türk takımlarını desteklediğini belirtti. Ailesini yavaş yavaş Fenerbahçeli yaptığını anlatan Nathan Redd‚ "Eşim yavaştan Fenerli olmaya başladı. Annem babam ve kardeşim ise çıldırdığımı düşünüyor. Futbola ve benim medyadan gördüğüm ilgiye de anlam veremiyorlar. Ancak‚ Türkiye´yi ve bu takımı çok sevdiğimi biliyorlar. Babam Türkiye´yi sever. Bir gün onu da Türkiye´ye götürürsem‚ onu da Fenerbahçe taraftarı yapacağımı düşünüyorum." diyor.
Sonbaharda‚ Kadıköy´de maç seyretmeyi planladığı ifade eden Kentucky´li Nathan Redd´e en çok sorulan sorulardan biri‚ "Futbol Amerika´da neden‚ dünyada olduğu kadar popüler olmamasıymış." Nathan Redd bu konuda "Bu bana sürekli sorulan harika bir soru. Birçok faktör olduğunu düşünüyorum. Amerika´da çok fazla sportif alternatif var. Futbol yer bulmakta zorlanıyor. Birçok Amerikalı başka yerlerdeki popüler şeyleri almak konusunda çok açık değiller. Bu beni en çok kızdıran şeylerden biri. David Beckham´ın gelişinin futbolu daha popüler yapacağını düşünüyorum.
Ancak başka ülkelerdeki popülerlik seviyesini çıkar mı emin değilim." diyor. Fenerbahçe´yle birlikte Türk kültürünü tanıdığını anlatan Kentucky´li Nathan Redd‚ "Fenerbahçe hayatımı değiştirdi. Garip gelebilir ama Türkiye‚ eşimin ve benim evim. İstanbul´dan ayrılırken‚ ABD´ye hasretten çok‚ gurbet duygusuyla ayrıldım. Uçakta‚ ´Türkçe öğrenmeliyim. Burası bir gün benim ülkem olacak´ diye düşündüm. Türkler dünyanın en hayret verici insanları. Türkiye‚ Avrupa´nın‚ Asya´nın‚ İslam´ın‚ sekülarizmin muhteşem bir sentezi. Eşimle‚ Türk olmaya çok hazır hissediyoruz kendimizi. Çay‚ iskender kebap‚ Türk kahvesi vs yemek diyetimizin en önemli parçaları. Ciddi olarak‚ biliyorum ki‚ Allah‚ Türkiye´yi hayatıma bir sebeple soktu. Sebebi bilmiyorum ama oranın bir gün evim olacağını biliyorum." diye konuşuyor
Dünyanın en muhteşem taraftarının Fenerbahçe´de olduğunu iddia eden Nathan Redd önümüzdeki sezon Şampiyonlar Ligi´nde başarı beklediği ifade etti.
CHA Fenerbahçeli olmamanın farkına nerde varırsan var‚ Fenerbahçe hemen yanıbaşındadır... http://fenerbahceworldwide.blogspot.com/
3 Comments:
The same exact article was on Zaman today.
Thanks, Fenerfan. I didn't know that until I read your comment. Are Zaman and Sabah owned by the same company or something, because the interview I did was with Zaman journalist Mehmet Demirci, but it appeared in Sabah first.
No, actually they are two newspapers with opposite views. :)
Maybe, Sabah stole the article, who knows. :)
Post a Comment
<< Home